Yüce Allah, kitabında resule
itaati emreder (4/80). Kur’an’ın orijinalinde Farsça olması nedeniyle
“peygamber” kelimesi yer almamaktadır. Yüce Allah, kitabında bazen “nebi” bazen
de “resul” olarak hitap etmektedir. Allah, hiçbir harfi gereksiz yere
kullanmamıştır; bu nedenle bu iki kelime arasındaki farkı iyi anlamamız
önemlidir.
Resule itaat şartı vardır; ancak
nebiye itaat şartı bulunmamaktadır. Her ikisi de Muhammed midir? Evet, her
ikisi de Muhammed’dir. Kısacası, nübüvvet verilen ve vahyi alan kişi nebi;
fakat vahyi bizlere resul sıfatıyla aktaran da odur. Bu konuyu daha
derinlemesine anlamak isteyen kardeşlerim, lütfen aşağıdaki makaleye göz atmayı
ihmal etmesin.
https://aydinorhon.blogspot.com/2019/07/nebi-resul-kimdir.html
Yüce Allah, resule itaat şartının
yanı sıra, “anlaşmazlığa düştüğünüzde Allah ve resulünü aranızda hakem kılın”
buyurur. Resulün hakemliği, Kur’an’a bağlıdır. Bu nedenle, biz de her durumda
Kur’an’a başvurmakla yükümlüyüz.
4 Nisa Suresi 59. Ayet;
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin; Elçi'ye ve sizden olan emir sahiplerine de
itaat edin! Bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz Allah'a ve ahirete inanıyorsanız
onu Allah'a ve Elçi'ye götürün! Bu (tutum) hem hayırlı olandır hem de sonuç
itibarıyla daha güzeldir.
46
Ahkaf Suresi 9. Ayet;
De ki: "Ben elçilerden bir türedi (ilk defa gönderilen) değilim. Bana ve
size ne yapılacağını da bilmiyorum. Ben, bana vahyolunandan başkasına uymam.
Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."
5
Maide Suresi 92. Ayet;
Öyleyse Allah'a itaat edin, Resule itaat edin ve Allah'a karşı gelmekten
sakının. Şayet yüz çevirirseniz bilmiş olun ki, elçimize düşen sadece apaçık
tebliğdir.
Hz.
Muhammed’in yaptığı da vahy (Kur’an) ile uyarmak değil miydi?
21 Enbiya Suresi 45. Ayet:
De ki: "Ben sizi ancak vahy ile uyarıyorum." Ama sağırlar
uyarıldıkları vakit çağrıyı işitmezler.
Herhangi
bir konuda ihtilafa düştüğümüzde hakem olarak Kur’an’ın yettiğini aşağıdaki
ayetten açıkça anlıyoruz.
2 Bakara Suresi 213. Ayet;
İnsanlar tek bir ümmetti. Allah müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak elçileri
göndermiştir. Anlaşmazlığa düştükleri konularda insanlar arasında hükmü vermesi
için Kitabı bir amaç doğrultusunda indirmiştir. Ancak (kitap) verilenler,
kendilerine apaçık deliller geldikten sonra aralarındaki kıskançlık nedeniyle
(dinde) anlaşmazlığa düşmüşlerdi. (Bunun üzerine) Allah iman edenlere, üzerinde
çelişkiye düştükleri gerçeği, buyruğuyla göstermiştir. Allah dileyeni (layık
gördüğünü) doğru yola ulaştırır.
Hüküm yalnız Allah’ındır (12/40).
Yüce Allah’ın hükmünün bulunduğu yer yalnızca Kur’an-ı Kerim’dir. O’nun bütün
hükümleri Kur’an’da yer almaktadır. Ancak bazı kişiler, bir şeyi Kur’an’dan
olduğunu düşündürebilmek için ağızlarını eğip bükerek önce Arapçasını, ardından
Türkçe mealini sunarak “Bu Allah katındandır” diyerek insanları yanıltmaya
çalışmaktadır. Bu, Allah hakkında yalanlar uydurmaktır (3:78).
Yüce Allah, yalnızca gerçeği
içeren Kur’an’ı, insanların her türlü problemi çözmeleri için indirmiştir.
Resul Muhammed, Allah’ın bildirdikleri doğrultusunda hüküm vermektedir.
4 Nisa Suresi 105. Ayet;
(Ey resul!) Biz sana Kitap’ı (Kur’an’ı) hak olarak indirdik ki, insanlar
arasında Allah’ın sana öğrettikleri ile hüküm veresin. Sakın hainlerin
savunucusu olma.
Tevrat ve İncil’de insan eliyle
yapılan değişikliklerin ardından, Yüce Allah’ın değişmez hükümleri tekrar
Kur’an’da yerini almıştır. Bu durumda, hüküm merci Kur’an’dır. Yüce Allah, her
inanç sahibi toplum için uyacakları kurallar ve yaşam şekilleri belirlemiştir.
Muhammed’e bir konuda hakem olmasını istediklerinde, Kur’an’daki muhkem
(değişmez) amaç ve hükümler doğrultusunda karar verirdi.
5
Maide Suresi 48-49. Ayet;
Sana da daha önceki Kitabı(n aslını) doğrulayıcı ve onu koruyucu olarak Kitabı
(Kur'an'ı) bir amaç ile indirdik. Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet!
Sana gelen gerçeği bırakıp da onların arzularına uyma! Hepiniz için bir kanun
ve bir yol belirledik. Allah dileseydi sizi tek bir ümmet yapardı fakat size
verdiği imkânlarla sizi denemek için (böyle yaptı). İyiliklerde yarışın!
Hepinizin dönüşü yalnızca Allah'adır. (Allah) hakkında ayrılığa düştüğünüz
şeyleri(n içyüzünü) size bildirecektir.
Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet ve onların arzularına uyma! Allah'ın
sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmalarıyla ilgili olarak
onlara karşı dikkatli ol! (Verdiğin hükümden) yüz çevirirlerse, bil ki Allah
ancak günahlarının bir kısmı sebebiyle onlara sıkıntı vermek ister. İnsanların
birçoğu yoldan çıkmışlardır.
Yukarıdaki ayetleri incelediğimizde,
hüküm için işaretin Kur’an’a yapıldığını umarım anlamışsınızdır. Allah’tan
başka kimse hüküm veremez. Eğer Muhammed, Allah’a karşı Kur’an’a bazı sözler
katmış olsaydı, Yüce Allah onun şah damarını koparacaktı (69:46). Hüküm hakkı
birilerine verilirse, haşa, bu durum Allah ile yer değiştirmek anlamına gelir.
Doğrularım Allah’ın yanlışlarım bana aittir. Aydın ORHON