ALLAH’IN İPİ NEREDE?
Bu başlığı okuyanların çoğu “Allah’ın ipi mi olur?” diye
serzenişte bulunacak. Düşündüğümüzde haksız da değiller Yüce Allah her şeyden
münezzehtir. “Allah’ın ipine sımsıkı sarılın” diye mecazi anlamda ayetler
olduğu Kur’an’da geçtiği için var.
3
Al-i İmran Suresi, 103. Ayet;
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın; ayrılmayın! Allah'ın size olan
nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşmandınız da kalplerinizi
birleştirmişti ve O'nun nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Ateşten bir
çukurun tam kenarındayken oradan da sizi kurtarmıştı. Allah doğru yolu
bulasınız diye ayetlerini size işte böyle açıklıyor.
Peki sımsıkı sarılacağımız Yüce Allah’ın ipi nedir?
43 Zuhruf Suresi, 43. Ayet;
Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Elbette sen doğru yoldasın.
Yüce Allah’ın vahiyleridir.
Vahye uymayla ilgili diğer ayetler:
Bakara 2:63, 93, 256; Nisâ 4:174-175; En'âm 6:50, 106; A'râf 7:3, 144-145, 171;
Yûnus 10:15, 109; Meryem 19:12; Hacc 22:78; Ahzâb 33:2; Zümer 39:55; Zuhruf
43:43-44; Câsiye 45:18; Ahkâf 46:9.
Anladık vahiyleridir. Geleneksel dinde sonradan Muhammed’e
de vahiyler geldiği inancı var. Bu vahiyler de olabilir mi?
7 Araf Suresi, 170. Ayet;
Kitaba sımsıkı sarılıp namazı kılanlar(a gelince), şüphesiz ki biz kendilerini
düzeltenlerin ödülünü ziyan etmeyeceğiz.
Demek oluyor ki Allah’ın sımsıkı sarılmamızı emrettiği ipi
Kur’an’ı Kerim oluyor.
5 Maide Suresi, 15-16. Ayet;
Ey kitap ehli! Elbette size gelen Elçimiz, kitaptan gizlemekte olduğunuz birçok
şeyi açıklıyor; birçoğunu da geçiyor. Elbette size Allah'tan bir nur (ışık) ve
apaçık bir kitap gelmiştir.
Allah, rızasını gözeteni onunla (Kur'an’la) esenlik yollarına ulaştırır; onları
buyruğu gereği karanlıklardan aydınlığa çıkarır ve onları doğru yola ulaştırır.
Ey kitap ehli!
Bu hitap, özellikle Yahudi ve Hristiyan topluluklarına yöneliktir. Onlara, kendilerine
gelen Elçi'nin (Resul Muhammed) mesajını dikkate almaları gerektiği
hatırlatılmaktadır.
Elbette size
gelen Elçimiz, kitaptan gizlemekte olduğunuz birçok şeyi açıklıyor; birçoğunu
da geçiyor.
Peygamber, önceki kutsal kitaplarda yer
alan bazı bilgileri açıklamakta ve bazı konuları da atlayarak yeni bir anlayış
sunmaktadır. Bu, Kur'an'ın önceki kitaplarla olan ilişkisini ve onun getirdiği
yenilikleri ifade eder.
Elbette size
Allah'tan bir nur (ışık) ve apaçık bir kitap gelmiştir.
Kur'an, Allah tarafından gönderilen bir ışık ve rehberdir. Bu, insanları
karanlıktan aydınlığa çıkaracak bir kılavuz olarak tanımlanır.
Allah, rızasını
gözeteni onunla (Kur'an’la) esenlik yollarına ulaştırır.
Allah, rızasını arayanları Kur'an ile huzur ve esenlik yollarına yönlendirir.
Bu, Kur'an'ın insanlara sunduğu manevi bir yolculuğu ifade eder.
Onları buyruğu
gereği karanlıklardan aydınlığa çıkarır ve onları doğru yola ulaştırır.
Allah, Kur'an aracılığıyla insanları karanlık durumlarından kurtararak
aydınlığa çıkarır. Bu, hem maddi hem de manevi bir aydınlanmayı simgeler. Doğru
yol, Allah'ın emirlerine uygun bir yaşam tarzını ifade eder.
Kur'an, insanlara doğru yolu gösteren bir rehberdir. Allah'ın
rızasını gözetmek, insanları huzur ve esenliğe ulaştırır. Manevi bir dönüşüm ve
aydınlanma sürecini ifade eder.
Bu ayetler, Kur'an'ın insanlara sunduğu rehberliği, Allah'ın rızasını
aramanın önemini ve bu yolda elde edilecek esenliği vurgulamaktadır. Kur'an,
karanlıklardan aydınlığa çıkışın ve doğru yolda ilerlemenin anahtarı olarak
tanımlanmaktadır.
43 Zuhruf Suresi, 21. Ayet;
Yoksa bundan önce onlara bir kitap verdik de ona mı tutunuyorlar!
Kur'an, önceki kitapların tamamlayıcısı ve güncelleyicisi
olarak sunulmaktadır. Bu bağlamda, Kur'an'a olan bağlılık ve onun rehberliğine
yönelme teşvik edilmektedir.
Allah'ın rızasını arayanların, Kur'an ile doğru yola
yönlendirileceği ve karanlıklardan aydınlığa çıkarılacağı mesajı, bu ayetle
pekiştirilmektedir.
Bu ayet, önceki kutsal kitapların önemini vurgularken,
Kur'an'ın getirdiği yenilikleri ve onun rehberliğinin gerekliliğini ortaya
koymaktadır. Allah, rızasını gözetenleri Kur'an ile esenlik yollarına
yönlendirirken, önceki kitaplara olan bağlılıklarının sorgulanması, inananların
doğru yolda ilerlemeleri için bir hatırlatma niteliğindedir.
Size verdiğimizi (Kitabı) kuvvetle alın (sıkıca tutunun) ve
içinde olanı hatırlayın ki takvalı olabilesiniz (7:171). Allah iman etmiş olanların dostudur; onları
karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Kâfir olanlara gelince, onların dostları
azgınlık edendir; onları aydınlıktan karanlıklara çıkarırlar (gömerler). İşte
bunlar ateş halkıdır. Onlar orada ebedî kalıcıdır (2:257). (Manen) ölüyken
(Vahiy ile) dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir nûr
(ışık) verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak
durumdaki kimse gibi olur mu? İşte yaptıkları şeyler kâfirlere böyle süslü
gösterilmiştir. Böylece biz her şehirde oranın suçlularını liderler yaptık;
sonunda oralarda bozgunculuk yapmayı tercih ederler. Onlar, kendilerinden
başkasını aldatamazlar; (fakat) farkında olmazlar (6:122-123). Elif, Lam, Ra. Bu;
insanları, Rabb'lerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa çıkarman; onları
Mutlak Üstün Olan'ın, Övgüye Değer Yegâne Varlık Olan'ın yoluna iletmen için sana
indirdiğimiz bir Kitap'tır(14:1). Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana
indirilenin (Kur'an'ın) gerçek olduğunu ve onun güçlü, övgüye layık olan
(Allah'ın) yoluna ulaştırdığını görürler (bilirler) (34:6). man edip iyi işler
yapanları, karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için size Allah'ın apaçık
ayetlerini tilavet eden (okuyup aktaran) bir elçi (göndermiştir). Kim Allah'a
inanır ve iyi iş(ler) yaparsa (Allah da) onu, içinde ebedî kalacakları,
altlarından ırmaklar akan cennetlere yerleştirecektir. Elbette Allah o kimse
için bir rızık lütfetmiş (olacak)tır (65:11). İşte böylece sana da emrimizden
bir rûh (Kur'an'ı) vahyettik. Sen o Kitabı ve (esasları belirlenmiş) o imanı
bilmezdin. Fakat biz onu kullarımızdan dilediğimizi (layık olanı) kendisiyle doğru
yola ulaştırdığımız bir nûr (ışık) kıldık. Şüphesiz ki sen doğru yolu
göstermektesin. Yani göklerdekiler ve yerdekiler kendisine ait olan Allah'ın
yolunu. Dikkat edin! Bütün işler yalnızca Allah'a döner (42:52-53). Allah'ın
indirdiği kitaptakileri gizleyip onu az bir değer karşılığında satanlar (var
ya), işte onlar karınlarında ateşten başka bir şey yemeyenlerdir. Kıyamet günü
Allah onlara konuşmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için elem
verici bir azap vardır. Onlar hidayet karşılığında sapkınlığı, bağışlanma
karşılığında da azabı satın alanlardır. Ateşe karşı ne kadar dayanıklıdırlar!
Onun (azabın) sebebi, Allah'ın, kitabı bir amaç ile indirmiş olmasıdır. (Buna
rağmen) kitap hakkında ayrılığa düşenler, elbette derin bir anlaşmazlığın içindedir
(2:174-176).
YUKARIDA Kİ AYETLERİN ANALİZİ:
1. Kur'an'ın
Rehberliği:
Kur'an, Allah'ın rızasını arayanları karanlıklardan aydınlığa
çıkaran bir rehberdir. (5:16)
Allah, iman edenlerin dostudur ve onları doğru yola yönlendirir. (2:257)
2. Karanlık
ve Aydınlık:
İman edenler, Allah'ın izniyle aydınlığa çıkarılırken,
kâfirler karanlıklara gömülür. (2:257)
Vahiy ile diriltilenler, karanlıklar içinde kalanlarla kıyaslanmaktadır.
(6:122-123)
3. Kitap ve
Bilgi:
Kur'an, insanları Rabb'lerinin izniyle karanlıklardan
aydınlığa çıkaran bir kitaptır. (14:1)
Kendilerine bilgi verilenler, Kur'an'ın gerçek olduğunu ve doğru yola
ilettiğini bilirler. (34:6)
4. İyi
Ameller ve Cennet:
Allah'a inanan ve iyi işler yapanlar, cennetle müjdelenir.
(65:11)
Kur'an, iyi amelleri teşvik eden bir mesaj taşır.
5. Vahiy ve
Doğru Yol:
Kur'an, Allah'ın dilediği kullarını doğru yola ulaştıran bir nûrdur. (42:52-53)
Peygamber, bu kitabı ve imanı bilmeden gönderilmiştir, ancak Allah onu bir
rehber kılmıştır.
6. Kitabı
Gizlemek ve Sonuçları:
Allah'ın indirdiği kitabı gizleyenler, kıyamet günü azapla
karşılaşacaklardır. (2:174-176)
Kitap hakkında ayrılığa düşenler derin bir anlaşmazlık içindedir.
Bu ayetlerde Kur'an'ın rehberlik işlevini, iman edenlerin
aydınlığa çıkarılmasını, iyi amellerin önemini ve kitabın gizlenmesinin
sonuçlarını vurgulamaktadır. Allah, rızasını arayanları doğru yola
yönlendirirken, kâfirleri karanlıklara sürükler. Kur'an, bu bağlamda hem bir
aydınlanma kaynağı hem de bir uyarı niteliğindedir.
Yüce Allah’ın ipiyle ilgili bazı ayetlerin özünü kendimce
yazarak cümleler kurmaya çalıştım; umarım faydalı olur.
İndirilmiş olan Kitap, doğruyu yanlıştan ayırabilmek ve
doğru yolu bulabilmek amacıyla gönderilmiştir (2:53). Kitap, bir amaçla
indirilmiş ve yalnızca Allah’a kulluk edilmesi gerektiği vurgulanmıştır (39:2).
Allah’ın kitabı, azabın yok edilmesi amacıyla da indirilmiştir (2:176). Kitap
ehli, Kur'an inmeden önce doğru bir şey üzerinde değillerdir (5:68). Kur'an,
topluma hatırlatma işlevi görecektir; ileride bundan sorgulanacaksınız (43:44).
Kendilerine elçi gönderilenler ve elçileri sorgulanacak (7:6). Kitap ortaya
konulacak, nebiler ve şahitler getirilecek; aralarında adaletle hüküm
verilecektir (39:69). Daha önce gönderilen elçilere şeytanların etki etmesi
mümkün olabilse de, Allah, son kitabında şeytana bu kapıyı kapatmıştır (22:52).
Ayetleri Yasa sahibi tarafından sağlamlaştırılmış ve ayrıntılı olarak
açıklanmış bir kitap ’tır (11:1). Şüphesiz ki Kur'an gerçeğin ta kendisidir
(69:51). Sakın şüphelenenlerden olmayın; gerçek olan, Rabbinden gelendir
(2:147). Kur'an'ı iyice okuyun ve düşünün. O, herhangi birisi tarafından
gönderilmiş olsaydı, birçok çelişki olurdu (4:82). O kitapta asla şüphe yoktur,
duyarlılar için yol göstericidir. Hamd tümüyle kuluna ilahi mesajı indiren ve
onda hiçbir çarpıklığa yer vermeyen Allah'a mahsustur (18:1). Kur'an’da onda
asla şüphe yoktur; duyarlı olanlar için bir yol göstericidir (2:2). Kitap,
doğru bir yola ulaşabilmemiz için verilmiştir (23:49). Duyarlı olsunlar diye,
kendi dillerinde (pürüzsüz Arapça) bir Kur'an olarak indirilmiştir (39:28). Bu
Kur’an, Allah’tan başka varlıklar tarafından uydurulabilecek bir söz değildir;
onda şüphe yoktur (10:37). Şüphe yok ki Kur'an, önceki kitapları doğrulayan bir
Kitap'tır (10:37). İndirilişi, âlemlerin Rabbindendir ve kesinlikle şüphe
barındırmaz (32:2). Şeytanlar, Kur'an'ı indirmez; Allah dışında başka ilahlara
yalvarılmamalıdır (26:210-213). Kur'an, yüce bir kitaptır; inkâr edenler
kayıptadır (41:41). Eğer Kur'an için şüphedeyseniz, onun benzeri bir sure
getirin (2:23-24). İnsanlar ve cinler bir araya gelse bile onun benzerini
yapamazlar; Kur’an her türlü örneklerle açıklanmıştır (17:88-89). Kur'an’ı
Muhammed uydurmamıştır; Allah'ın ilmiyle indirilmiştir ve başka ilah yoktur
(11:13-14). Madem Muhammed’in uydurduğuna inanıyorsunuz, benzer bir hadis de
siz getirin (52:33-34). Allah'tan başka bir hakem aranmamalıdır. Sakın şüpheye
düşmeden Kur'an'ın Yüce Allah tarafından indirilmiş olduğu iman edelim (6:114).
Ayrılığa düştüğünüz her şeydeki hüküm Allah'a aittir. Yalnızca O'na güvenelim
ve yalnızca O'na yönelelim (42:10).
3
Al-i İmran Suresi,103. Ayetle başladık. Yine aynı ayetin açılımıyla bitirelim
inşallah:
Müslüman
topluluğa birlik ve beraberlik çağrısında bulunmaktadır. Bu ayette,
"Allah'ın ipine sımsıkı sarılın" ifadesi, Allah'ın gönderdiği
öğretilere ve Kur'an'a sıkı sıkıya bağlı kalmanın önemini vurgulamaktadır.
Ayrıca, Müslümanların toplumsal dayanışma içinde olmaları ve birbirleriyle
kardeşlik bağlarını güçlendirmeleri gerektiği belirtiliyor.
Ayetin
devamında, geçmişteki düşmanlıkların nasıl kardeşliğe dönüştüğüne de dikkat
çekiliyor. Bu, Allah'ın bir nimeti olarak görülmekte ve toplumun içindeki
sevgi, dayanışma ve dostluğun önemine işaret etmektedir. Yüce Allah, insanları
birbirine yakınlaştırarak, düşmanlık yerine kardeşlik oluşturarak büyük bir
lütuf sağlamıştır.
Ayrıca,
"Ateşten bir çukurun tam kenarındayken oradan da sizi kurtarmıştı"
kısmı, Allah'ın koruyuculuğunu ve kurtarıcılığını simgelerken, insanları
tehlikelerden koruyarak doğru yolda ilerlemeleri için rehberlik ettiğine dikkat
çekiyor. Bu, güvenli bir yolda ilerlemek için Allah’ın rehberliğine duyulan
ihtiyacı vurgulamaktadır.
Son
olarak, "Allah doğru yolu bulasınız diye ayetlerini size işte böyle
açıklıyor." ifadesi, Kur'an'ın insanlara doğru yolu gösterdiğini ve
verilen mesajların, insanların hayrına olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Bu
ayet, Müslümanları bir arada tutma, birlik olma ve Allah’ın yolunu takip
etmenin ne kadar önemli olduğunu hatırlatır.
Yüce Allah’ın ipi, kimine göre her an elinin
altında, yüreğinde ve hayatında; kimine göre ise bel seviyesinden yukarıda,
evinin en üst köşesinde, ses yarışmalarında sımsıkı sarılmış ve
bırakılmamaktadır.
Doğrularım Allah’ın yanlışlarım bana aittir. Aydın Orhon