YÜZÜ SUYU HÜRMETİNE…

                      Fatiha Suresinin 4. ayeti her gün onlarca defa okuyoruz. Anlamı, “Yalnız sana ibadet eder, yalnız senden yardım dilerim…” Bizim anlamla ilgimiz olmadığı için, namazlarımızı ezberlediğimiz surelerle robot gibi kılıp çıkarız. Ne kadar samimi? Allah’ın “Ne dediğinizi bilene kadar namaz kılmayın.” demesine rağmen. (4:43) Papağan gibi anlamdan habersiz okuyoruz. Onu okurken de kafamız başka tarafta…  Anlamını düşünerek yapılan ibadetlerde bu kafadaki düşüncelerin biteceğinden emin olabilirsiniz.


Yüce Allah bizden dua etmemizi istiyor. “Dua ve yönelişiniz O'na olan inancınız için değilse,  Rabbim size niçin değer versin?” (25:77)
Allah her yaptığımız duanın da karşılığını vereceğini buyuruyor. Biz ne yapıyoruz. Gidiyoruz mezar taşının başına, bizi duyması mümkün olmayan kemik yığınının yüzü suyu hürmetine, Allah’tan talepte bulunuyoruz. (30:52)

Bu yetmiyor; Kimileri şeyhinden, kimileri gavsından, kimileri kutubundan ister de ister. Bilmez ki, “Yetiş ya Muhammed, Yetiş ya Ali, Yetiş ya Geylani” demek de şirktir.

Bilmiyorlar ki Yüce Allah “Size şah damarınızdan daha yakınım” diyor. (50:16) Okumuyorlar ki, Yüce Allah “Kişi ile kalbi arasına girerim” diyor. (8:24)
Bize, bizden daha yakın Allah dururken, bizler de hala O’na yaklaştırsın diye başkalarını araya sokuşturmaya çalışıyoruz. (39:3)

Bu anlayış rivayet kaynaklıdır. Rivayetlere de yabancı kaynaklardan girmiştir. Kur’an bunu reddeder.
Zannediliyor ki, Dünya’da çalışan torpil müessesesi Allah katında da devam edecek. Allah katında haksız yere adam kayırma, cezalandırma yoktur.(4:49)

Yüzü suyu hürmetine: “Falanca senin salih kullarından olduğu için, duamı kabul eyle.” Anlamına gelir. O’nun salih kulu olmasıyla, dua edenin arasında ne ilgi ne bağlantı olabilir? Bazıları da “falan kişinin hakkı için” diye dua ederler. Anlam açısından “yüzü suyu hürmetine” den farklı değildir. Bu da yanlış bir dua şeklidir. Sanki falan kişinin haşa Allah üzerinde bir hakkı varmışta da onu alacakmış gibi olur. Herkes Allah’a borçludur. Allah’ın kimseye borçlu olması mümkün değildir.

Bir kişiyi Allah’a yaklaşmak adına vesileye kalkışmak; Mekke müşrikleri gibi küfrü tercih etmektir. Mekkeli müşrikleri, müşrik yapan tek şey Allah’a yaklaştırsın diye aracı edinmeleridir. (10:18)

Allah’ın insanlara yakınlığını söylemiştik. O, “Dua ederek bir yardım isteyenin duasını kabul ederim.” Diyor. Bizden de O’nun buyruklarına uyarak karşılık vermemizi O’na inanmamızı buyuruyor. İşte o zaman dosdoğru yolu bulabileceğiz.  (2:186) Size sizden daha yakın olan Rabbinize alçak gönüllülükle ve yüreğinizin ta derinlerinden seslenin. Dua edin. Aracı koyarak edilen dua haddi aşmaktır. (7:55)

Hiçbir merci Allah’a baskı kuramaz. Allah’ın ortağı yoktur. (25:2) Yüce Allah’ta kimsenin hürmetine bir iş yapmaz. Kimse bir işi yapması konusunda ona ortak da olamaz. (42:21)
Aracılar, merhamet edenlerin en merhametlisi olan Yüce Allah’ı (12:92) ikna ettiklerine göre, Yüce Allah’tan daha mı merhametliler?
Bu Allah’a güvenmemekten başka bir şey değildir…
Birilerinin hatırına bir şeyler istemek, Allah’tan fazla, istediğiniz kişiyi önemsemektir. Allah’tan başkasından istekte bulunmak şirke kadar gidebilir. Allah "Yalnız Benden isteyin." Demiştir. (1:4)
Allah Kur’an’da kendisini tanıtmıştır. Dua ile ilgili bilgi bile vermesine rağmen bundan haberimiz yok. (7:180)
Her anımızdan haberdar olan, bizden bize daha yakın Allah’a, aracı koyma düşüncesi inanılır gibi değildir Allah’ın katına daha yakın olmanın yolu, iman edip doğru ve yararlı işler yapmak, yani salih amelle mümkündür. (34:37)                   
Kur’an’ın hiçbir yerinde, hiçbir şekilde “yüzü suyu hürmetine” diye dua edileceğine dair ayet geçmez.

Kehf 102. Ayet:
Hakkı inkâra şartlanmış olan bu kimseler, Benim kullarım(dan herhangi birini) Bana karşı (kendilerine) dost, koruyucu edinebileceklerini mi sandılar? Hiç şüphe edilmesin ki Biz cehennemi hakkı inkâr edenler için bir konak yeri olarak hazırlamışızdır.


Allah’ın isimleri ile O’na yalvararak sadece O’ndan isteyelim. Başkalarının adını katarak şirke kapı aralamayalım…

Doğrularım Allah’ın yanlışlarım ise bana aittir.                                Aydın ORHON

 

 

 

  Kur’an Bütünlüğünde Melek Anlayışı – Derinlemesine İnceleme Bilim insanlarının açıklamalarına göre, evrenin başlangıcı yaklaşık 13.8 mil...