Kur’an bize yetmez diyenlere, aşağıda paylaştığım hadisler fazla geliyor. İşlerine geldiği gibi dinlerini yaşıyorlar. Hadislerden istediklerini alıyorlar, beğenmediklerini bırakıyorlar. Yetmiyor; Kur’an’da da aynı şeyi yapmaya kalkıyorlar. Allah’ın hadisine riayet etmeme cüretinde bulunabiliyorlar. Yetmiyor; beğendikleri rivayetle Yüce Allah’ın Ayetini nesh ediyorlar. Sanırım kim olduklarını unutmuşlar, Allah’a dinlerini öğretiyorlar. (49:16) Kur’an’a rivayet yamamadan, ayetlerde seçiciliği bırakmadan iman etmiyorlar. (15:91) Hâlbuki yalnız Kur’an’dan hesaba çekileceğiz. (43:44)
Resul Muhammed’in tek görevi Yüce Allah’tan almış olduğu vahyi katıksız,
(olduğu gibi) bize aktarmaktır. (5/99)
Tek bir harfi bile değişime uğramadan, Yüce Allah’ın korumasında günümüze
kadar gelmiştir. Kapağı açılmadan beklemekte. Kapağı açanların çoğunluğu da
anlamadan okumaktadırlar…
Hüküm Yüce Allah’ındır. (12/40) Yüce Allah
hüküm koymada kimseyi ortak etmez. (18/26) Yüce Allah’tan başka din adına
kanun, hüküm koyan kimse de olamaz. Koyanlarda varsa, onlara geçmiş olsun. Şirk
bataklığına saplanmışlardır.
Tek hüküm koyucu olan Yüce Allah, (6/62) Nebi Muhammed’e
vahyolunana uymasını emrediyor. (33/2)
Yüce Allah, Nebi Muhammed’i tehdit ediyor: “Vahyolunana uymaz, bize
isnat ederek bazı sözler uydurursan, mutlaka seni kudretimizle yakalar, şah
damarını koparırız.” Der. (69/44-46)
Gaybı bilmeyen Nebi Muhammed, hiçbir ilave veya eksiltme de yapamaz. (6/50)
Ahkaf 9. Ayet:
De ki: 'Ben elçilerden bir türedi değilim, bana ve size ne yapılacağını da
bilemiyorum. Ben, yalnızca bana vahy edilmekte olana uyuyorum ve ben, apaçık
bir uyarıcıdan başkası değilim.
Merak ediyorum, bazı kişiler kendilerini Nebi Muhammed’den
daha mı üstün görüyorlar?
Nebi Muhammed’e ne vahy edilmişse ona uyar, tebliğ ederek (duyurarak)
elçilik görevini de yerine getirmiş olurdu. (7/203, 5/92) Kesinlikle
kendisinden bir şey uydurmaz. (38:86)
Görüldüğü üzere Nebi Muhammed’in Yüce Allah adına bağımsız hüküm vermesi mümkün
değildir. Vahye harici ekleme de çıkartma da yapamaz.
Yüce Allah’ın teminatında olan Kur’an’ı Kerim’in içinde çelişki olmadığı
buyuruluyor. 4:82 Kur’an’ın çelişkisiz oluşu da Yüce Allah’ın vahy ettiğinin
delilidir.
Yüce Allah’ın korunmuş, (15/9) çelişkisiz, (4/82)
eksiksiz, (6/38) anlaşılır, detaylandırılmış, (11/1) kolaylaştırılmış,
(54/17), apaçık yol gösterici, (16/89) örneklerle açıklanmış,
(17/89), 17/41) dediği
Kur’an terk edilebilir mi? Din zan üzerine inşa edilir mi? Öyleyse İmtihan
sorularımızın bulunduğu kitaba sahip çıkalım. Tane tane defalarca okuyalım.
Sonra okuyup öğrendiklerimizi hayatımıza taşıyalım. Kurtuluşumuz anahtarı
Kur’an’ı Kerim’dir. Sadece Kur’an’dan sorumluyuz. Bu bize Yüce Allah’ın
göndermiş olduğu mesajdır. O'na karşı, tutumumuzdan dolayı hesaba çekileceğiz.
Zuhruf 44. Ayet: Bu, sana ve halkına bir mesajdır; ondan
sorulacaksınız.
Yüce Allah, Kur’an’ın hem tefsircisi hem de açıklayıcısıdır.
Bize düşen ayetler arasında bağ kurmaya çalışmaktır. Kuran’dan anladığımızı
hayatımıza taşımaktır.
UYULMAYAN HADİSLER
-"Yüce Allah'ın Resulü şöyle buyurdu: 'İnsanlara ne oluyor da, Yüce
Allah'ın Kitabında olmayan farzları, farz olarak ileri sürüyorlar. Kim Yüce
Allah'ın Kitabında olmayan bir farzı farz koşarsa bu batıldır. Böyle yüz şart ileri
sürülse bile Yüce Allah'ın farzı en haklı ve en güvenilir olandır."
(Buharî, Büyü, 67. Dr. İsmail Hakkı Ünal, İmam Ebu Hanife'nin Hadis Anlayışı Ve
Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: 87)
-Yüce Allah'ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında
sustuğu ise serbesttir. Yüce Allah'ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve
bilin ki Yüce Allah hiçbir şeyi unutucu değildir. ( Ebu Davud k. Etime 39/
Tirmizi k. Libas 6/ ibn Mace k. Etime 60/ El - Müracaat sayfa 20)
-Yüce Allah’ın helal kıldığını haram kılmak, şirktir.
(5936-Müslim)
-“Benden bir şey yazmayın, benden Kur'an dışında bir şey yazan onu yok etsin.”
( Sahihi Müslim c.4, s.97/ Süneni Daremi c.1, s.119/ Süneni Ahmed b. Hanbel
c.3, s.182)
-" Biz hadis yazarken Nebi yanımıza geldi ve yazdığınız
şey nedir? Dedi.
Senden işittiğimiz hadisler dedik.
Nebi, Yüce Allah'ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz?
Sizden evvelki milletler Yüce Allah'ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları
için yoldan çıktılar."
( Tirmizi, es Sünen, El Hatip, Takyid, s.33)
-Ben Kur’an’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal
kılmadım. Kur’an’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım. (İbni
Hişam, Siret 4)
-“Resulullah ölüm döşeğinde şöyle dedi: Ben yalnızca Kur’an’ın
haram kıldıklarını haram kılarım. Yüce Allah’a yemin ederim ki benim adıma bir
şeye (beni bahane ederek) sarılmasınlar.” (Ebu Yusuf er-Redd, 31) s.85
Kur’an’ı Yüce Allah indirdi ve mutlaka O’nu koruyacak
olan da kendisidir. 15:9 Rivayetleri de Kur’an’ın açıklaması olarak görenler:
“Kur’an’ı koruyan Yüce Allah, Kur’an’ın açıklamasını da koruyor diye iddia
ediyorlar.
Madem öyle; bu hadisleri neden gizliyorlar, görmezden
geliyorlar, gün ışığına da çıkartmıyorlar.
Bizleri de hadis inkârcılığıyla itham ediyorlar.
Rivayetlerinde bir kısmına iman edip bir kısmına iman etmiyorlarsa neyi
savunuyorlar. Bunlar hakikati örtenler ve gizleyenlerdir. 2:159 Kâfirlerin en
büyük özelliği hakikati olduğundan çok farklı göstermektir. Bu vesileyle bazı
kitleleri etrafında toplayıp onları uydurulmuş dinle kandırmaktırlar. Böylece
indirilmiş bir dinin karşısına farklı farklı cemaatlerle uydurulmuş dinler
oluşturmuşlardır. Aksi halde güneyimizde ki savaşta tetiği çeken kişi “ Alla-hu
Ekber” derken vurulan kişide “Alla-hu Ekber” diye ölmezdi.
İman etmedikleri rivayetlerden biraz daha örnek verelim:
-Din konusundaki ihtilaflarda size Kur'an yeterlidir. ( 5424 - Buhari - Müslim
- Nesai / 4727 - Muvatta - Müslim)
-"Size sadece Kur'an'ı bırakıyorum; ona uyarsanız
yolunuzu şaşırmazsınız" ( Müslim 15/19 Nu, 1218; İbn Mace 25/84 Nu, 3074;
Ebu Davut 11/56 Nu, 1905)
-“Sahabe, Yüce Allah'ın elçisinden sözlerini yazmak için
izin istediler ancak onlara izin verilmedi.” ( Darimi, es Sünen)
-“Bana mucize olarak verilen ancak Yüce Allah'ın bana
vahyettiğidir. / Kur'an'dır.” ( Buhari, İ'tisam, 1)
-Hz Ömer, Nebi Muhammed'den halkın doğru yollardan
sapmamaları için kendisinden bir şeyler söyleyip yazmasını istediğinde;
Muhammed (s) : "Yüce Allah'ın Kitabı bize yeter."
Dedi. (Buhari İ'tisam 26, İlim 39, Cenâiz 32, Merza 17; Müslim
Cenâiz 23, Vasaya 22)
-“Kur’an’ın haram kıldığını helal kılan, helal
kıldığını haram kılan Kur’an’a inanmamıştır.” (435- Tirmizî) (Ebu Davud K.
Etime 39/Tirmizi k. libas 6 İbni Mace k. etime 60/ El-müracaat sayfa 20)
-Şednad, İbni Abbas'a "Hz. Muhammed (s) bir şey
bıraktı mı?" diye sordu. O da "Sadece Kur'an'ın iki kapağı
arasında olanları bıraktı." cevabını verdi.
“Kur’an‘ın haram kıldığını haram, helal kıldığını helal
gören cennete girer.” [424- Tirmizi]
-Resulullah şöyle buyurdu: Ben ümmetim için, başlarına
geçecek olan, Yüce Allah’ın yolundan saptıran idarecilerden korkarım. Bunlar,
emirler, âlimler ve abidlerdir. Halk içinde bilgisizce hüküm vererek onları
saptıracaklardır. (Ebu Davud, Müslüm, Tirmizi)
- "Size sadece Kur'an'ı bırakıyorum; ona
uyarsanız yolunuzu şaşırmazsınız"
( Müslim 15/19 Nu, 1218 ; İbn Mace 25/84 Nu, 3074 ; Ebu Davut 11/56 Nu, 1905)
Doğrularım Allah’a yanlışlarım bana aittir. Aydın ORHON